Avrupalı Türklerin kalbi Almanyadadır.Bir çok nedenden dolayı bu böyledir.Avrupa da ki Türk derneklerinin genel merkezleri Almanya da bulunmaktadır.Avrupa genelinde yapılan bütün planlama ve uygulamaların beyni ve zehinsel üretim merkezi Almanya dır.
Avrupalı Türklerin en yoğun olarak yaşadıkları birinci ve rakipsiz ülke Almanyadır.Türkiye den yapılan Avrupalı Türkler okumaları ve planlamaları her zaman Almanyalı Türkler üzerinden olmaktadır.Sadece saydığımız bu temel stratejik sebeplerden dolayı , Almanya Türkleri, geçmişte Avrupalı Türklerin gelişimi,dönüşümü ve ilerlemesinde hayati bir role sahip olmuşlar ve hala o rolleri devem etmektedir.Çünkü 1970'lerin örgütlenme modeli ve çalışma sistemi Almanya üzerinden devam etmektedir.
Almanya Türkleri uzun yıllar boyunca bu rollerine fazlasıyla sahip çıkarak Avrupalı Türklerin her ülkede örgütlenmesine öncülük etmişlerdir.Bugün ki Avrupa teşkilatlanmasının mimarı Almanyalı Türklerdir.Bu statu Almanyalı Türklere fazlasıyla dün olduğu gibi bugünde sorumluluklar yüklemektedir.
Türklerin yerleşik toplum olmaya zorlandığı 2000'li yılların başından itibaren, Avrupalı Türkler sosyolojik olarak değişmeye başlamıştır.Bu değişim ne yazık ki Almanyalı Türkler tarafından iyi okunamamış ve gerekli tedbirler alınmamıştır.
Bu sosyolojiyi iyi okuyamayan Almanya da ki çatı kuruluşları ile Türk toplumu derin bir ayrışma yaşamıştır.Ve yaşanılan bu ayrışma ve kopuş henüz yeteri kadar tahlil edilmemiştir.Şimdi o ayrışmanın sonuçlarını her yerde gözlemlemek mümkündür.Avrupalı Türklerin örgütsel anlamda bağlı olduğu Almanyalı Türkler, Avrupalı Türklerin isteklerini ıskalamaya devam eder,burun kıvırır,yok sayarsa yeni arayışlar kaçınılmazdır.Hatta bu yeni arayışlar farklı,farklı ülkelerde boy vermeye başlamıştır.
Bahsettiğimiz yeni arayışların öncü kuruluşları her ülkede birbirinden habersiz ve bağımsız kurulan siyasi partilerdir.Almanya başta olmak üzere kurulan bu partiler derneklerin zayıflaması ve toplumsal taleplere cevap verememesinden kaynaklanmaktır.
Burda garip olan şey, değişen sosyolojiye ayak uyduramayan çatı kuruluşu fedarasyonlar ve onlara bağlı dernekler,partileşme süreçlerinin yanında yeralmaları gerekirken,taban kaybetme korkusuyla ya nötr kalmayı yada karşı çıkmayı tercih etmişlerdir.Ancak Avrupalı Türklerin sosyolojisi değişimi dayatmaktadır.Değişimin adresi çatı kuruluşlarının genel merkezlerinin olduğu Almanya ve Almanyalı Türklerdir.
Bu sınava Almanyalı Türklerin ve çatı kuruluşlarının nasıl cevap verecekleri zaman içinde bakıp görülecektir.Bu aşamada şu çok iyi bilinmeli ki Almanya da ki çatı kuruluşları değişime ayak diretirlerse Avrupa Türk toplumu yeni güç merkezleri oluşturacaklardır ve bunların sinyallerini vermişlerdir. O zaman Almanya ve Almanya Türkleri eski konumunlarını kaybedeceklerdir.
Yeni dönemin lokomotif güçleri siyasi partiler olabilir mi ve bunlar toplumsal karşılık üretebilirler mi gelecek yazılarımızda bunları birlikte ele alacağız..
agedikoğlu 06 eylül 2017